Read More

Baş tanrı Zeus yeni kurulan Atina’yı kimin koruyacağı hususunda tanrılar konseyini topladı.
Şehire en değerli hediyeyi veren Atina’nın koruyucusu olacaktı…
Yarışma düzenlediler…
Akıl, bilim ve sanat tanrıçası Athena ile denizlerin, depremlerin ve atların tanrısı olan Poseidon katıldı…
Poseidon çok hızlı uçan, kaçan güçlü kanatlı bir at yaratıp hediye etti…
Athena ise elinde bir zeytin fidanı ile geldi…
Tanrılar konseyi düşündü aklın tanrıçasının verdiği bu zeytin fidanının insanlar için en hayırlısı olacağına karar verdi ve Atina’nın koruyucusu Athena seçildi…
Fidan Akropolis’in en güzel yerine dikildi…

Aradan asırlar geçti…
Persler Atina’ya savaş açıp işgal etti…
Şehrin her yerini yakıp yıktılar ama o yıkıntılar arasında kalan zeytin ağacı tekrar filizlendi ve tüm Ege, Akdenize yayıldı…
Yunan mitolojisinde zeytin ağaçlarının Athena’nın hediye ettiği zeytin fidanından çoğalıp yayıldığına inanılır…

Zeytin ağacının kesilmesinin cezasını ise ölüm olarak belirlediler…

Çünkü zeytin hayatın ta kendiydi…
Zeytin sıkılır yağından yaralar iyilestirilirdi…
Meyvesi yenilir şifa bulunurdu…
Sıcak havalarda gölgesinde oturulur serinlik bulunurdu.
Kuruyan dalları yakılıp insanlar ısınırdı…

Zeytin hep kutsal bir meyveydi…
Olimpiyat sporlarını kazanan sporcuların başına zeytin dalından taçlar takılırdı…
Imparatorlar halk içine çıkarken zeytin dalından taç takardı…
Yeni doğan çocukları zeytinin yağıyla kutsanırdı.
Zeytinyağı için sıvı altın derlerdi…
Zeytin ekmeğe katık olurdu…
Kırgınlar, dargınlar barışmak için birbirine zeytin dalı uzatırlardı…
Zeytin dalı her zaman barışın sembolü oldu…
Hiç bir zaman SAVAŞIN sembolü olmadı.

Travesti Elçin

A.Ayranci

Ankara